MEMUR-SEN’İN DEĞERİ RAKAMLARLA ÖLÇÜLEMEZ

Bizim her zaman kürsülerde, meydanlarda dile getirdiğimiz “Memur-Sen erdemliler hareketi yolunda, değerler sendikacılığı yapmaktadır” sözünü, erdemden ve değerlerden nasibini almamış birileri şaka zannediyor olmalı ki her toplu sözleşme zamanı destur demeden dillerine doluyorlar Memur-Sen’in sendikacılık anlayışını. Eğer bugün bir toplu sözleşmeden bahsediyorsak, kamu işveren heyetiyle birlikte kendilerininde oturduğu bir sözleşme masası mevcutsa bunun Memur-Sen’in girişimleriyle elde edilmiş bir hak olduğunu unutuyorlar. Üstelik aynı kişiler, memurlara toplu sözleşme hakkı getiren anayasa referandumuna “hayır” oyu verdiklerini ise unutturmaya çalışıyorlar ama nafile, herkes unutsa tarih unutmaz…

Hal böyleyken, Memur-Sen tarafında ise her toplu sözleşme süreci öncesinde kurucu liderimiz, edebiyatçı, şair, yazar, mütefekkir Akif İnan başkanımızın işaret ettiği erdemliler hareketi yoluna uygun bir şekilde sendikacılık yapmanın mücadelesi verilmektedir. Bu mücadelenin içerisinde, memuru olarak hizmet ettiğimiz milletimizin değerlerini her şeyden üstün tutmak vardır, kuruşun hesabını yapanlara karşı ilkeli bir duruş sergilemek vardır, ahde vefa vardır, ülke gerçeklerine saygı vardır, teşkilatla istişare vardır, birlik beraberlik ruhuyla kenetlenmek vardır. 

Memur-Sen konfederasyonumuza bağlı tüm sendikalarımız 7/24 anlayışıyla her an sahanın nabzını tutmakla birlikte her toplu sözleşme süreci öncesinde yoğun bir istişare dönemi geçirmektedirler. Tüm bağlı sendikalarımız, üyesinden temsilcisine, şube yönetiminden başkanlar kuruluna, genel merkez yönetimlerinden konfederasyon yönetimine kadar bütün aşamaları tek tek ve sırasıyla geçerek taleplerimizi toplu sözleşme masasına ulaştırmaktadırlar. Derinlikli ve nitelikli teşkilat yapımız sayesinde hiçbir çalışanın talebini dışarıda bırakmayan binlerce talep konfederasyon yönetimimizin masasına gelmektedir. Ancak üzülerek belirtmek isterim ki, gerek toplu sözleşme sürecinin zaman sıkıntısı gerekse süreci yürüten bürokratik hantallık nedeniyle bu binlerce talep, ince elenip sık dokunmak suretiyle en fazla sayıda çalışanımızın yararlanacağı talepler seçilerek masaya getirilmektedir. Toplu sözleşme hakkı elde ettiğimiz 2010 anayasa referandumundan bu yana henüz 9 yıl gibi çok az bir süre geçmesine rağmen Memur-Sen olarak edindiğimiz kazanımlar onlarca kitapçık halinde elden ele gezmektedir. Üstelik Memur-Sen için kazanım sadece masada elde edilen bir şey değildir. Sadece toplu sözleşme sürecinde değil, hemen öncesinde, hemen sonrasında, her zaman ve her zeminde Memur-Sen kazanımlar elde etmekte sınır tanımamaktadır. Örneğin bu yıl toplu sözleşme sürecinin hemen öncesinde 4+2 sözleşmeli arkadaşlarımızın sözleşme sürelerini 3+1’e düşüren düzenleme Memur-Sen’e bağlı ilgili sendikaların tam saha presi sayesinde kazanılmıştır. Yine toplu sözleşme süreci devam ederken Sağlık-Sen olarak yaptığımız görüşmeler neticesinde 4/B ve 45/A’lı sözleşmeli sağlık çalışanlarının eş durumu tayinlerinde yeni bir düzenleme yapılarak aile bütünlüğünü ihlal eden çok ciddi bir mağduriyetin daha önüne geçilmiş oldu. Bu örnekler sayısız çoğaltılabilir. Başlıkta da belirttiğimiz üzere Memur-Sen kazanım elde etmek için masa, saha, zemin, kurum, kuruluş, bürokrat, siyaset ayırt etmeksizin mücadele eder. Bu mücadele ile elde edilen kazanımlar asla rakamlarla ölçülemez. Elbette ki Memur-Sen kadrolarını oluşturan bizlerde hata yapabiliriz, bu hataları tespit ve eleştirmekte en başta üyelerimizin hakkıdır. Lakin Memur-Sen’in kurumsal kimliği tüm bu hataların üzerindedir. Şahısların hatalarını kurumlarımıza mal etmek erdemliler hareketi mirasının manevi şahsiyetine zarar vermek demektir.

Tüm Memur-Sen teşkilatları olarak demokratik teamüllerimiz neticesinde, üyelerimizin oylarıyla belirlenen delegelerin seçtiği sendika yönetim kurulu üyeleri olarak bizler her zaman, 7/24 açık kapı, açık telefon politikasını ilke ediniriz. Tüm üyelerimiz ve teşkilatımız şunu iyi bilmelidir ki, bu ilke vesilesiyle üyelerimizden aldığımız bütün talepler ilgili-yetkili bütün muhataplarına iletilmekte ve takibi yapılmaktadır. 1 milyonu aşan üye sayısı ve hareket kabiliyetiyle, tecrübeli kadroları ve imkanlarıyla bir sorunu Memur-Sen çözemez ise hiç kimse çözemez demektir. Üyelerimiz bize güç verdikçe, teşkilatımız arkamızda durdukça kazanımlarımız artacak, memurun yüzü gülecek, ülkemizin refah çıtası günden güne yükselecektir. 

Memur-Sen davasına ve Sağlık-Sen yoluna emek veren tüm teşkilatımı sevgi, saygı ve hürmetle selamlıyor, en emîn olan Allah’a (cc) emanet ediyorum.