Memiş: Her Alanda Öncü Olmalıyız
06 Ocak 2018, Cumartesi

Teşkilat Eğitim Programlarımızın 3. Grup toplantısı Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde Genel Başkanımız Metin Memiş, genel merkez yönetim kurulu üyelerimiz ile Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın katılımıyla başladı. Toplantının açılışında konuşan Genel Başkanımız Metin Memiş, Memur-Sen ve Sağlık-Sen olarak her alanda öncü olmamız gerektiğini söyledi. Milli şuur ve medeniyet mefkuresinin zor zamanlarda ortaya çıkan hasletler olarak kalmaması gerektiğini söyleyen Memiş, bu hasletlerin toplumsal hayatın bütün alanlarında öncü bir düşünce olarak varlığını hissettirmesi gerektiğini kaydetti. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ise konuşmasında, Memur-Sen olarak sendikacılıkta bir model olduğumuzu, gelinen noktanın gurur verici olduğunu söyledi. Kamu Denetçiliği Kurumu Başkanı Avukat Şeref Malkoç da, kurumun çalışmalarının yanı sıra güncel konuları içeren bir konferans verdi.

MEMİŞ: HAK MÜCADELESİNİ SORUMLULUK ŞUURUYLA YAPIYORUZ

Memur-Sen ve Sağlık-Sen hareketinin güçlü teşkilatı ve bir milyonu aşan üyesiyle milli şuurun en güçlü savunucusu olduğunu söyleyen Memiş, “Çalışma hayatında, eğitimde, sosyal hayatta, millet tasavvurunun, farklılıkları zenginlik sayan milli kültürün, sosyal adaletin, toplumsal dayanışma ikliminin hakim olması için öncü olmalıyız.” şeklinde konuştu.

Hizmet kolumuzda emeğimizle, hak mücadelemizle yolumuza devam ederken, bize yakışanın bu temel ilkelerle hareket etmek olduğunu söyleyen Memiş, hak mücadelesini; sorumluluk şuuruyla birlikte ele alıp, hikmet, adalet, iffet ve şecaat üzerine üzerine inşa ettiğimizi ifade etti. Bunların bütününün erdemli insanı, erdemli bir hayatı ortaya çıkardığını söyleyen Metin Memiş, emek mücadelemizi de, egemenlik mücadelemizi de, kültür ve medeniyet mücadelemizi de bu anlayış çerçevesinde yürütme gayreti içinde olduğumuzu dile getirdi. Bu anlayışın Memur-Sen’in kuruluşundan bu güne böyle devam ettiğini belirten Memiş, bugüne kadar emanetini yüklendiğimiz çalışanlarımızın hak mücadelesinde hiçbir zaman geri adım atmadığımızı vurguladı.

Sendikal kazanımlarımızın sadece sonuç olmadığını, üstün ve kararlı mücadelelerin yaşandığı bir süreç olduğuna dikkat çeken Memiş, esas olanın mücadele azminin kaybolmaması olduğunu kaydetti.

KADRO, YIPRANMA PAYI, ADALETSİZ DÖNER SERMAYE SİSTEMİNİN DEĞİŞMESİ MÜCADELEMİZ SÜRECEK

4/C’lilerin 4/B’ye alınmasının Memur-Sen’in bir talebi olduğunu söyleyen Memiş, taşeronlara kadro verilmesi sürecinde vekil ebe hemşire, kamu dışı ASE ve ASPB’deki ek ders karşılığı çalışanların kadroya dahil edilmemesinin kabul edilemez olduğunu, bunun mücadelesini vermeye devam edeceğimizi dile getirdi.

Yıpranma payının bütün sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde yasalaşması gerektiğini de söyleyen Genel Başkanımız Memiş, “Sözünü Cumhurbaşkanımızın verdiği yıpranma payı, maalesef eski Türkiye’den kalma bürokratik oligarşi yüzünden gecikti. 2018’de bunun hayata geçmesini sağlayacak bir sürecin içindeyiz. Bizim isteğimiz yıpranma payının bütün sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde hayata geçmesidir” dedi.

Sağlık çalışanlarının tamamının memnun olmadığı adaletsiz döner sermaye sistemini de eleştiren Memiş, bütün çalışanların emeğinin karşılığını aldığı bir sisteme acilen geçilmesi gerektiğini belirtti. Çalışan motivasyonunu artıracak döner sermayenin motivasyon azaltıcı noktaya geldiğine değinen Metin Memiş, mevcut sistemin çalışma barışını da bozduğunu kaydetti. Sağlık çalışanlarının büyük bir özveriyle çalıştığını ve yıprandığını söyleyen Memiş, yeni istihdamlar sağlanarak iş yükünün hafifletilmesi gerektiğini belirtti.

ŞİDDET SONA ERMELİ

Sağlıkta şiddetin de mutlaka sona ermesi gerektiğini söyleyen Memiş, “Yapılacak yasal düzenlemelerle şiddet uygulayanların tutuklu yargılanmasının sağlanmalıdır. Yine şiddet uygulayan kişilerin sağlık harcamaları bir süreliğine ki bizim önerimiz 6 aydır; SGK tarafından ödenmesin ve bu kişilerden alınsın. Bu tür caydırıcı tedbirlerin mutlaka hayata geçmesi gerekmektedir. Hastanelerin güvenlik önlemleri de artırılmalı, girişlerde mutlaka x-ray cihazları bulundurulmalıdır” şeklinde konuştu.

YETENEKLİ VE DONANIMLI BİR TEŞKİLAT OLMAZSA OLMAZIMIZ

Kurumsal kültürümüz içinde eğitim programlarımıza her zaman çok büyük önem verdiğimizi de belirten Memiş, yetenekli ve donanımlı bir teşkilatın olmazsa olmazımız olduğunu, Sağlık-Sen, mefkuresinin her zaman; bilginin, hikmetin ışığında yetişmiş kadrolar istediğini kaydetti.

YALÇIN: SENDİKACILIĞI ÇAĞI KURTARMANIN EYLEMİ GÖRDÜK

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ise konuşmasında, Memur-Sen’in sendikacılıkta bir çığır açtığını söyledi. Kurucu Genel Başkanımız Merhum Mehmet Akif İnan’ın sendikacılığı ‘çağı kurtarmanın bir eylemi’ olarak tanımladığını hatırlatan Yalçın, “Allah’a hamd olsun. Bugün sabah, Memur-Sen’in mayasını çalmış, yedi güzel adamdan biri, düşünce, fikir ve aksiyon adamı Merhum Mehmet Akif İnan’ın adına kurduğumuz vakfımızın açılışını Başbakanımız, bakanlarımız, siyasi partilerimizin genel başkanları ile birlikte açtık. Şu anda Sağlık-Sen’in teşkilat eğitimi toplantısının açılışına katıldığımız bu salonda, az önce de Memur-Sen’in uluslararası bir sempozyumunun açılışını yaptık. Bir günde üç program. Allah’a hamd olsun, Memur-Sen her alanda, her kolda çalışmalarını sürdürüyor” şeklinde konuştu.

Sağlık-Sen’in, Memur-Sen ailesinin en büyük teşkilatlarından biri olduğunu söyleyen Yalçın, teşkilat eğitimlerinin sendikal bilinç ve anlayışa katkı sunacağına inandığını belirtti. Memur-Sen olarak sendikacılığı dar bir alana, ücret boyutuna hapsetmediğimizi söyleyen Yalçın, ülkemiz, milletimiz, İslam dünyasındaki mağdur ve mazlumların yanı sıra dünya mazlumlarının da sesi olduğumuzu ifade etti.

Teşkilatın ve temsilcilerin, sendikanın uç beyleri olduğunu söyleyen Yalçın, “Sizler bulunduğunuz kurumlarda Memur-Sen’i, Sağlık-Sen’i temsil ediyorsunuz. Bu davanın uç beylerisiniz. Çağı kurtarmanın eyleminde hepimize büyük sorumluluk düşüyor. Bu teşkilat toplantıları bilincimizi artırmamız, heyecanımızı tazelememiz için bir fırsattır. Bu toplantıların düzenlenmesinde emeği geçen başta genel başkan, genel merkez yönetim kurulu ile katılımınızdan dolayı da siz şube başkanlarımıza, uç beylerimize teşekkür ediyorum” dedi.

MALKOÇ: MEMUR-SEN VE BAĞLI SENDİKALARI TÜRKİYE’NİN KALİTESİNE KATKI SUNUYOR

Toplantıda konuşan Kamu Baş Denetçisi ve Cumhurbaşkanlığı Baş Danışmanı Şeref Malkoç ise, kurumun çalışmaları hakkında bilgi verdi, gündemdeki konulara yönelik değerlendirmelerde bulundu. Ülkemizin 15 Temmuz’da hain bir darbe girişimini atlattığını hatırlatan Malkoç, darbenin önlenmesi, demokratik kazanımların artması gibi konularda Memur-Sen ve bağlı sendikalarının öncü olduğunu söyledi. 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın kendisini arayarak 1 milyon Memur-Sen üyesine meydanlara inmesi için mesaj attığı bilgisini paylaştığını belirten Şeref Malkoç, Memur-Sen ve bağlı sendikalarının genel merkez yönetimleri, şubeleri ve üyeleriyle hiç tereddüt etmeden meydanlara indiğini kaydetti. Şeref Malkoç, “Memur-Sen ve Sağlık-Sen darbelere karşı durmuştur ve her zaman devletinin ve milletinin yanında olmuştur” şeklinde konuştu. Sivil toplum örgütlerinin ülkelerin kalitesinin göstergesi olduğunu söyleyen Malkoç, Memur-Sen ve bağlı sendikaların da Türkiye’nin kalitesine büyük katkı sağladığını belirtti. Refah Partisi döneminde Trabzon İl Başkanlığı yaptığını aktaran Malkoç, Eski Başbakan Rahmetli Necmettin Erbakan’ın parti teşkilatına illerde Memur-Sen’in şubelerini açmaları için talimat verdiğini belirtti. Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık) hakkında da bilgi veren Malkoç, vatandaşların kamu kurumlarıyla ilgili şikayetlerinde, yargı yoluna gitmeden Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurulabileceğini söyledi. Kuruma mektup, elektronik posta, valilikler veya kaymakamlıklar aracılığıyla dilekçe gönderilerek başvuruda bulunulabileceğini anlatan Malkoç, şikayetlerin yasa gereği 6 ay içerisinde sonuçlandırılması zorunluluğu olduğunu kaydetti. Herhangi bir başvuruda vatandaşın haklı olması durumunda öncelikle idarenin durumu vatandaşın lehine çözmesi için zorladıklarına işaret eden Malkoç, "Kamu Denetçiliği Kurumunun birinci gayesi kamu hizmetlerinin kalitesinin ombudsman incelemesi ile artırılması, ikincisi iyi yönetim ilkelerinin yerleşmesi, üçüncüsü insanımızın hak arama kültürünü yaygınlaştırmak, dördüncüsü çok önemli hukuk devletini yerleştirmek ve beşincisi de Türkiye'de denetim yoluyla şeffaflığı oluşturmaktır." bilgisini paylaştı.

3. Grup Teşkilat Eğitim Programımıza Ardahan, Artvin, Batman, Bayburt, Bingöl, Bitlis, Bolu, Çanakkale, Edirne, Erzincan, Erzurum, Giresun, Hakkari, Iğdır, İstanbul 2 Nolu, Kars, Kastamonu, Kayseri, Kırıkkale, Koaceli, Muş, Nevşehir, Ordu, Sakarya, Siirt, Sinop, Sivas, Şanlıurfa, Tekirdağ, Yalova ve Yozgat Şubelerimizin yönetimleri ve temsilcileri katıldı.

PAYLAŞ :