Memiş: TTB Merkez Konseyi, Terör Sevicilerin Elinden Kurtarılmalı
29 Ocak 2018, Pazartesi

Genel Başkanımız Metin Memiş, Kanal 24 TV’de Helin Aslan’ın sunduğu Moderatör programına konuk oldu. Metin Memiş, Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) terörle mücadeleyi savaş olarak nitelendiren Zeytindalı Harekâtı açıklaması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

TTB’nin STK kisvesine sığınıp hekimler adına konuştuğunu söyleyen Genel Başkanımız Memiş, Türkiye’nin vatansever hekimlerinin terör sevici TTB Merkez Konseyinin yanında yer almadıklarını belirtti.  Sağ duyulu hekimlere çağrıda bulunduğunu ifade eden Metin Memiş, vatansever hekimlerin Tabip Odalarına üye olarak TTB seçimlerinde etkin olmaları gerektiğini söyledi.  Memiş, “TTB Merkez Konseyi, terör sevicilerin elinden kurtarılmalıdır” dedi.

Türkiye’nin terörle mücadele ettiği zaman TTB’nin barış çığırtkanlığı yaptığını ifade eden Memiş, teröristlerin bu ülkenin insanlarını katletmeye başladığı dönemde TTB’nin hiçbir zaman tepki göstermediğine dikkat çekti. “Yasin Börü’nün kurban eti dağıtırken teröristler tarafından şehit edilmesine tepki göstermediler” diyen Memiş, “Yine Diyarbakır’da Abdullah Birol kardeşimiz terör örgütü tarafından katledilmişti, o zaman terör örgütünü kınayamadılar. Cizre’de terörle mücadele sürecinde Cizre Devlet Hastanesi’ne 22 adet roket isabet etti. Son roket 14 doktorumuzun bulunduğu doktorlar odasına düştü ve Allah’tan patlamadı. O zaman bile bu malum yapı PKK terör örgütünü kınayamadı” şeklinde konuştu. TTB’nin Türkiye’nin terörle mücadele sürecinde teröristlere ilk defa destek vermediği söyleyen Memiş, daha öncede Cizre’de terör operasyonları devam ederken TTB’nin Türkiye devletinin bölgeye sağlık hizmeti vermediğine yönelik bir rapor hazırladığını ve bu raporu Lancet dergisinde yayınlattıklarını ifade etti. Ülkemizi yurt dışına karşı TTB’nin karaladığını aktaran Memiş, “Yalan yanlış ifadelerle bizim ülkemizi küçük düşüren bu Tabipler Birliği’nin mutlaka gözden geçirilmesi gerekiyor. Dün söyledik, bugün de söylüyoruz, eğer yapılarını değiştirmezlerse yarında söyleyeceğiz. Sivil toplum kisvesi altına sığınıp bu ülkenin tabipleri adına cümle kurmak kimsenin haddine değildir” diye konuştu. TTB’nin yaklaşık 60-70 bin üyesinin bulunduğunu ve yapılan seçimlere yüzde 10’luk, yüzde 15’lik kesimin katıldığını söyleyen Metin Memiş, ancak bu kurumun tüm hekimler adına konuşarak terör örgütlerine destek verdiğini dile getirdi.

Geçtiğimiz cuma günü Sağlık-Sen olarak Ankara Adliyesinde savcılığa TTB’nin açıklaması hakkında suç duyurusunda bulunduğumuzu hatırlatan Memiş, “Savaş içerisindeymişiz gibi ülkemizi küçük düşürmeye çalışanlarla ilgili gereken işlemler yapılmalı” dedi. “Milli ve yerli bir Türk Tabipleri Birliği’nin oluşması için vatansever hekimlerimizin destek vermesini talep ediyoruz” şeklinde konuşan Memiş, “Sağduyulu hekimlerimiz Tabipler Odasının seçimlerine müdahil olmuyor. TTB 1953 yılında kurulmuş resmi bir kurum ve doktorların zorunlu ödediği aidatlarla terör dilini kullanan bir yapıya sahip. Sağduyulu hekimlerimiz bu kurumu maalesef terör sevicilerin elinden kurtarmak için ciddi bir mücadele vermedi.  Birinci, olarak bu örgütün içinde teröre destek veren kim varsa hakkında gereken işlem cumhuriyet savcılarımız tarafından yapılmalı. İkinci, olarak sağduyulu hekimlerimiz odalara üye olarak TTB’nin milli ve yerli olması için oda seçimlerine katılmalı. Bu yapının vatana milletine katkı sunan, Türkiye sağlığına katkı sunan bir kurum haline gelmesi için hekimlerimize çağrıda bulunuyorum” ifadelerini kullandı.

Merkez yönetiminin tutumu nedeniyle hekimlerin TTB’nin seçim sürecine katılmak istemediğini aktaran Memiş, TTB’nin bugüne kadar meslek mensuplarının sorunlarıyla alakalı hiçbir çözüm ortaya koymadığını söyledi. Bu nedenler yüzünden sağduyulu hekimlerin bu yapının içinde yer almak istemediğini söyleyen Memiş, “Ama bunlar gerekçe olmamalı ve bu yapının sağduyulu hekimlerimizin eline geçmesi sağlanmalı. Hekimlerimizin büyük çoğunluğu vatanını milletini seven insanlardan oluşuyor. Buradan bütün sağ duylu hekimlerimize çağrıda bulunuyorum, TTB’nin yaptığı alçak açıklamalara karşı durmalıyız. TTB’nin içerisinde merkez yönetime karşı duran bazı odalar var, bu odalarımız yapılan açıklamaya ciddi tepki gösterdi. Aslında yapının tamamı onların elinde değil. Bu süreçten sonra sağduyulu hekimlerimiz sadece elini değil gövdelerini taşın altına koymalı” diye konuştu.       

HABERİN VİDEOSU

PAYLAŞ :